Allah'ın adıyla...
Aşağıdaki hikaye BURADA anlattığım konuyu çok kısa ve çok dikkat çekici bir şekilde dile getirmiş.Önce hikayeyi okuyun,sonra da yazıya bir bakın olur mu?
***
Çocuk, gazetelerde sık sık bahsedilen haberlerin tesiri ile, öğretmeninden Bermuda Şeytan Üçgeni hakkında bilgi istemişti. Duyduklarına göre bu bölge, kendisine yaklaşan uçak ve gemileri bir Karadelik gibi yutuyor ve izi dahi kalmayacak şekilde yok ediyordu.
Aşağıdaki hikaye BURADA anlattığım konuyu çok kısa ve çok dikkat çekici bir şekilde dile getirmiş.Önce hikayeyi okuyun,sonra da yazıya bir bakın olur mu?
***
Çocuk, gazetelerde sık sık bahsedilen haberlerin tesiri ile, öğretmeninden Bermuda Şeytan Üçgeni hakkında bilgi istemişti. Duyduklarına göre bu bölge, kendisine yaklaşan uçak ve gemileri bir Karadelik gibi yutuyor ve izi dahi kalmayacak şekilde yok ediyordu.
Öğretmen, diğer öğrencilerin de konuya ilgi duyduklarını anlamıştı. Tahtaya bir üçgen çizip bildiklerini tane tane anlattıktan sonra:- Konunun farklı bir yönü daha var, dedi. Bu Şeytan Üçgeni tarafından yutulma ihtimaliniz kaçta kaçtır?
Öğrencilerden bazıları o bölgeye seyahat etme ihtimalinin binde bir, bazıları ise milyonda bir ihtimalden bahsediyordu.
Öğretmen, tartışmaları keserek:
- Bu ihtimallerin sizlerden ne kadar uzak olduğunu herhâlde anladınız dedi. Böylelikle bu tür konulara kafa yormanın saçmalığı da ortaya çıkmıyor mu?
Öğrenciler düşündükten sonra:
- Evet dediler. Bu konuya uzak da olsa ileride karşılaşabileceğimiz tehlikelere düşmemek için ilgi duymuş olmalıyız.
Öğretmen, tahtadaki üçgenin yanına bu sefer büyükçe bir dikdörtgen çizip:
- Endişe duymak, hepimizin yaratılışında vardır çocuklar, dedi. Ama Şeytan Üçgeni’ne duyduğunuz endişeyi, bu dörtgene karşı da duymanız gerekmez mi?
Öğrencilerin hepsi, atıldılar:
- Ne dörtgeni bu öğretmenim?
Öğretmen, şefkat dolu bir sesle:
- Çocuklar, dedi. Bu gördüğünüz birgün mutlaka sınırları içine gireceğimiz kabir dörtgeni...
Cüneyd Suavi
Kayıtlar
Selamun aleykum ablacim hikaye guzelmis toplumumuzave kendimize baktigimizda sanki hic olmeyecekmis yasiyoruz ahiretin var olduguna inaniyoruza hic gelmeyecekmis yasiyoruz rabbim bizleri olmeden once uyandirsin nurettin hocanin saf zehir sohbetini yeni dinlemistim herkese tavsiye ederim insanlar kredi cekip ev almayi ne kadar benimsemisler sanki mutlaka herkesin evi olmali bu dunyada rabbim faize bulasmaktan sana siginirim selam ve dua ile...
YanıtlaSilWe aleykumselam canım kardeşim hoşgeldin :)
Silaynı duaya ben de katılıyor amin diyorum,Rabbim razı olmadığı her amelden bizleri muhafaza buyursun,ayakların kaydığı şu fitne zamanın da bizi dini üzerinde sabit kılsın(amin).
selamun aleykum canim yine cok ibret veren bi hikaye ,Rabbim olumu bize unutturmasin ,razi oldugu kullarindan eylesin cumlemizi (amin)
YanıtlaSilSelamunaleykum Hatice,hikaye bana' faydasız şeylerden Allah'a sığınırım' ayeti kerimesini hatırlattı ve tabiki de ölümü.Kardeşim dün israf üzerine güzel bir tefsir dinledim,sonra arkadaşımla bunun üzerine düşündük.Biz bildiğimiz halde ısrafda hudutları aşıyoruz ama bilmeyenler inan bizlerden daha dikkatli,kendi adıma çok üzüldüm.İki gün önce karşı komşuma hayırlı olsuna gittim,yaşça benden altı yaş küçük iki çeşitten oluşan bir ikramı vardı sünnet üzere,ama dini bilgisi çokaz.Kendimi hatırladım çocukların öğretmenleri ev ziyaretinde bulunmuşlardı,hepsi de mümin ve rıza üzere yaşayan,hicaplı öğretmenler.Üç çeşit hazırlığım olmuştu ama acaba az mı oldu ayıp mı oldu diye düşünmüştüm.Halbu ki soframa Rasullulah sav efendimiz gelse yüzüm kızarırdı heralde.Malesef müminlerin gidişi pek hayra alamet değil gibi,bir hadisi şerifte anlam olarak 'ümmetin gelecekte dünyaya dalmasından korkuyorum'diyordu.B ildiğimizle amel etmek en zoru heralde,dünya çok albenili,teslim olmak ne kadar da zor,nefse dur demek.Kalbi muhabbetlerimle canım.
YanıtlaSilWe aleykumselam ablacım,bizim evimizde de kahvaltı haricince hazırladığım yemekler genellikle bir çeşittir,çoğu zaman iki çeşidi bulmaz,
Silmisafire ikram ise gönülden yapılan bir iş olması lazım,hani şu günler vardır,görkemli sofralar,yemek takımları ve süslü peçeteler,masada 8-10 çeşit var,ben bunların bir eziyet,olduğunu ve bunların israf olduğunu düşünüyorum,çünkü desinler diye yapılıyor,bol bol da gıybet Allah muhafaza buyursun(amin),
benim misafirlerime hazırladığımda yeri ve zamanına göre değişebiliyor,akşam oturmalarında iki çeşit yeterli ancak öğle oturmasında biraz da ikramlar öğle yemeği yerine geçiyor ve misafirlerini doyurmak istiyorsun bu sebeple çeşidi artırıyorum veya miktarı artırıyorum,misafire ikramdan sorumlu olmadığımıza yönelik aklımda bir şeyler kalmış ancak bu bilgiye şimdilik ulaşamadım,tekrar araştırmam lazım,
sahabenin Peygamberimize ikramı da en değerli malları,keçileri koyunları idi,bizim ikramlar bir keçi bir koyun değerinde değildir,tabii onların evinde bunlardan başka bir şey olmadığı için ikramları böyle idi,onlar en değerliyi de ikram etmek istiyorlardı Allah-u alem,
Ama ablacığım ben bu anlamlı yorumunu senden bir öğüt bir ikaz olarak alıyorum,bundan sonra kendimi tutup en fazla 3 çeşit hazırlayayım inşeAllah :)Allah senden razı olsun(amin),seni Allah için çok seviyorum canım ablam benim,
Rabbim bilmeden yaptığımız isyanlarımızı,aşırı gitmelerimizi affetsin ablacım,bizleri sadece kendi rızası için bir araya gelen ve yine O'nun rızası için misafirine ikram eden,riyadan,israftan uzak salih kullarından eylesin(amin),
kalbi dua ve muhabbetlerimle,hayırlı günler ablacığım...
Merhaba,bizler Allahu Teala'yı överiz ve 'O'nun övdüklerini de överiz.Rabbim bize Peygamberini övmüş O'nu örnek göstermiş.Sünnet üzere yaşarsak O'nunla yaşamış oluruz.Rasullullah sav nasıl yaşadı bilmek anlamak öyle yaşamak nasip olsun Allahu alem.İkram konusunda haklısın ,aşırılık olunca amaçdan uzaklaşılabilinir,ısraf haram her haram bir mahrumiyet doğuruyor.Sofralar,evler,giysiler,arabalar...övülüyor.RasuliEkrem övmüş mü acaba,böyle mi olun demiş.Hakkını helal et kardeşim,sevgilerimle
YanıtlaSilHayır ablacım Allah Rasulü(s.a.v) hiç dünyaya önem vermemiş,dünyalık imkanlar,ganimetler hepsi önüne serilmiş tenezzül etmemiş,hep dağıtmış,yanında mal bulundurmamış,evinde günlerce ateş yanmamış,yemek pişmemiş,açlıktan karnına taş bağlamış,çünkü O(s.a.v)ötelere sevdalıydı,bize de bu sevdayı öğütledi,her konu da ölçülü olmamızı emir buyurdu bu yemek konusu içinde geçerli,bizler için zorluk da dilemedi,helallerden istifade edebileceğimizi,ancak orta yolu tutmamızı istedi,
SilRabbim bizleri O'nun(s.a.v) yolunun yolcularından eylesin,bizleri affetsin(amin).
Allah'ım sizden razı olsun. ne güzel hikayeler yayınlıyorsunuz. tevekkül etmek üzere olan hikayenizi yavrularıma okuttum. bu zorlu okul günleri için çok anlamlı oldu İnşallah.
YanıtlaSilöce kardeşim hoşgeldiniz :)
YanıtlaSilRabbim cümlemizden de razı olsun(amin),
selametle kalın...