"Andolsun, sizin için, Allah'ı ve ahiret gününü umanlar ve Allah'ı çokça zikredenler için Allah'ın Resulünde güzel bir örnek vardır."
(Ahzab Suresi 21.ayet meali)
************
Nuray KAYACAN; meşru hale getirilmek istenen kadın-erkek tokalaşmasını yorumluyor:
Tokalaşmak Haram mı?
"Hani derler ya kanayan bir yaraya parmak basmak amaçlı diye, bu tokalaşma mevzusu benim ve sanıyorum İslami duyarlılığı olan her bireyin başının belası, içinin sıkıntısı, yukarısı bıyık aşağısı sakal mevzulardan biri.
El vermesen karşındakini mahcup ettiğini düşünür, için ezilir; versen inancına aykırı hareket ettiğini düşünür, sürekli tövbe bozan bir günahkâr gibi suçluluk duyar, Rahman’dan utanırsın.
İşin Ehli Ne Der, Ne Söyler?
Her fıkhî konuda bilgisine danıştığım, saygıdeğer hocam Hayrettin Karaman bu konuda şunları söylemektedir:
Peygamberimizin, kadınlarla -bey'at yaparken- el ele tutmadığı şeklinde bir bilgimiz var. Bu, haram kıldığını göstermez; O'nun her "terk"i; yani bir şeyi yapmaması nehiy (yasaklama) manasına gelmez. Yasak ve haram olduğuna dair başka delillere ihtiyaç vardır. Peygamberimizin ve sahabenin yaşlı kadınlarla musafaha (tokalaşma) yaptıkları biliniyor (Kâsânî, Bedâyi', Beyrut, 1997, C.V, s.495 vd.). Fıkıhçılar "kadınla erkeğin musafahası" konusunu "kıyas" ile hükme bağlamışlar ve şöyle demişlerdir: "Kadınların el ve yüzleri avret değildir, bunlara şehvetsiz bakılabilir. Ama dokunmak şehvet celbi bakımından daha etkilidir, bu bakımdan avret yerine bakmaya ve dokunmaya benzer; bu sebeple dokunma caiz olmaz." (Kâsânî, s.489). Bu gerekçeye göre, âdeten (yaygınlaştığı ve alışıldığı için) şehvetin söz konusu olmadığı durumlarda ele dokunmak (musafaha) caiz olmalıdır.
Saygıdeğer Hayrettin Karaman hocamın bu konudaki yorumuna katılıyor muyum, hayır katılmıyorum… Ne kadar etkin, yetkin, âlim bir fıkıhçı dahi olsa İslam uleması (en azından akl-ı selim olanlar) bu tür çetrefilli mevzularda kişinin danışma, okuma ve araştırmalarının ardından mutmain olduğu, aklına ve vicdanına sineni uygulaması şerhini düşerler. Bu noktada en yetkin danışma mercii olarak gördüğüm Karaman hocama katılamayacağım.
Şehvetle Yaklaşılmıyorsa Caizmiş!
Mantık yürütelim hep beraber: Tamam diyelim ben kendimden eminim ama bu iki taraflı bir eylem. Bir erkek veya bir bayan karşı taraftan nasıl emin olabilir ki? Hocam sanırım erkek bakış açısıyla fetva veriyor. Bir erkek olarak ben böyle bir hissiyata sahip değilsem, karşımdaki bayan hayli hayli değildir diyor. Peki, biz ne yapalım, karşımızdakinden nasıl emin olalım? Karşı tarafın ne hissettiğini nereden bileceğim? Şöyle mi demeliyim: Af edersiniz bana karşı bir şey hissetmeniz olası mı, ona göre elimi vereceğim!
Kadına El Uzatmak Nezaketsizliktir…
Nezaket kurallarına göre tokalaşmak için bayan hamle yapmalıdır. Öyle bodoslama el uzatmak kibar beyefendilere yakışır bir tavır değil. Çatal solda, bıçak sağda gibi olmazsa olmaz kaideler arasında. Ki aksi dahi olsa açıkça söylüyorum: Ben Örtülü Bir Bayanım, Elinizi Uzatmayın.
Yüce Rabbimiz İsra sûresinin 32. âyetinde şöyle buyurmaktadır:
“Zinaya yaklaşmayın. Çünkü o, apaçık bir çirkinliktir ve kötü bir yoldur.”
Bu âyet zinayı yasaklamanın yanı sıra zinaya yaklaştırıcı eylemleri de yasaklamaktadır.
“Şüphesiz Allah, Âdemoğlunu zinaya eğilimli olarak yaratmıştır. Hiç şüphesiz bu eğilim onu kuşatacaktır. Gözlerin zinası bakış, kulakların zinası dinlemek, dilin zinası sözdür. Eller zina eder, ellerin zinası yapışıp tutmaktır. Ayaklar da zina eder, onların zinası yürümektir. Ağız da zina eder, onun zinası da öpmektir. Nefis umar ve ister...” (Ebu Davud, Nikah 44; Buhari, İsti’zan 12.)
İslâm Bilginlerinin Bir Bölümü…
İslâm bilginlerinin bir bölümü, cinsel haz gayesi gütmeyen tokalaşmaların cinsel telezzüz amaçlı tokalaşmalar gibi haram olduğu görüşündedir.
Peygamberimiz Hz. Muhammed’le biatlaşan Ümeyme bint-i Rukeyke isimli kadın şöyle anlatıyor:
- Bir kadın topluluğu ile birlilikte biatlaşmak üzere Hz. Peygambere geldim… Elinizi uzatınız da size biat edelim, dedik. Şöyle buyurdular:
- Ben kadınlarla tek tek tokalaşarak biatlaşmıyorum. Yüz kadına söylediğim söz bir kadına söylediğim; bir kadına söylediğim söz de yüz kadına söylediğim söz gibidir.
Diğer Bir Fetvaya Bakalım, Ali Rıza Demircan Hocamız Ne Der:
Cinsel amaç gütmeyen tokalaşma temelde helâldir, abdesti de bozmaz. Fakat harama yol açabileceği için mücbir bir sebep olmadıkça sakınılmalıdır. Özellikle kadınlarımız ileri derecede kaçınıcı bir duyarlılık göstermelidir. (Neden özellikle kadınlarımız?) Ancak nefislerine güven duyan veya yaşadıkları seküler toplumda, takdir haklarını kullanarak içinde bulundukları durumu, tokalaşmayı gerektirici; koruyucu veya manevi yarar sağlayıcı bir neden olarak değerlendiren mümin kadınlar ve erkekler ise İslâm adına asla yerilmemelidir. Hiç şüphesiz huzurunda sorgulanarak niyetlerimize ve amellerimize göre yargılanacağımız otorite yalnızca Allah’tır.
Hz. Âişe annemizin, Peygamberimizin biatlaşma sırasında hiçbir kadınla tokalaşmadığını açıklayan sözleri de haramlılık delili olarak algılanamaz… Zira emredici veya yasaklayıcı bağımsız buyrukları ile pekiştirmedikçe Peygamberimizin uygulamaları bağlayıcı hükümler oluşturmaz, yalnızca geçici tercihlerini yansıtır.
Peygamberin suyu kaç nefeste içtiğine kadar taklit eden yaklaşımların yanında, böylesi mühim bir konuda bu onun özel tercihidir, bizi bağlamaz yaklaşımı ne kadar anlamlı? Namazı nasıl ve ne şekilde kılacağımızı onun sünnetinden öğrenirken, kadınlara el vermemesini neden özel tercihi sayıyor ve gayr-i müekked sünnet hükmüne istifliyoruz! Nasıl da işimize geleni alıp, gelmeyeni ulu orta terk ediyoruz. Harama yaklaştırıcı davranışlardan ve şüpheli durumlardan kaçınılması mümin olmanın şiarı değil mi?
Saygı Duymayı Öğrensinler
Bakışımızı kaçırmamızı, işveli konuşmamamızı ve hatta yürüyüşümüzde ölçülü olmamızı emreden Furkan’a uyuyorsak şayet, topla gel manasında tokalaşmayı tartışmayı bile manasız bulmaktayım. Biz Müslüman’ız ve onların da bizim inancımıza saygı duyması gerekir. Çifte standartlı kâfirler, bizi de çifte kavrulacak münafıklar yapma gayretindeler… Biz İslam’a teslim olanlardanız; onların dinine, örfüne, geleneğine, ananesine uymakla mükellef değiliz.
Yaşasın Gezerken Kayboldum kitabımda, Tayland bölümünde değinmiştim. Dünya çapında saygı duyulan, Nirvana’ya erme umuduyla tüm çağdaş(!)ların koştur koştur gittikleri, günü yogo seromonileriyle karşıladıkları, Dünya sosyetesinin gözbebeği Budistlerde de kadın erkek teması yasak. Onlara saygı duyan cenah, neden İslam’a çifte standart geliştirmekte... Onların saygısızlığına neden“siz daha iyi bilirsiniz” diyerek el veriyoruz.
Hey Gidi Hey…
Yıllar yıllar önceydi… Gericiliğimizden gocunmadığımız zamanlardı. Yobazlığımızla mutlu mesut yaşardık. Saflar böyle girift değildi. O zamanlarda bu tokalaşma seromonileri kafamı kurcalardı. Kızlı erkekli gruplar karşılaştıklarında erkekler tokalaşırken, kızları toka+yanaklardan öpmelerine hiç anlam veremezdim, hala verememekteyim. Kim koydu bu kuralları, birbirimizi yerken oluşturduğumuz muhalif kimliğimiz bu tür adetleri neden es geçmekte. Heyhat nerede o eski tavizsiz, takva yarışında olduğumuz yıllar?
Elini Veren Kolunu Kaptırır!
Göz görür ama dokunmak fiili bir eylemdir. Mukayese edilmesi bile abesken, gözlerimizi bile çevirmemiz gerekir ayetine binaen, tokalaşma ayeti yok diyerek boşluk doldurmaca oynamak komik ötesi. Hele ki bizim cenahın da karşı cenahla yarışırcasına örtülü, açık ayırmaksızın Allah ne verdiyse bayanlara el uzatması da neyin nesi! Deliye dönüyorum. Bir Müslüman bana el uzattığı zaman “Hani bacındık, ne ayaksın sen!” demek istiyorum. Konformistsiniz öyle mi! Yeterin ama her yerin kalıbına girmeyin; kalıbınızın adamı olun bir kere de. İmitasyon çağdaşlığınız üzerinizde sakil durmakta. Müslüman’sanız kurallarınızı belirleyin, safınızı seçin, çizginizin dışına çıkmamaya gayret edin. Bakın zeminler çok kaygan, hemen kayıveriyor ayaklar. Bir bakmışsınız hooppp karşı taraftasınız. “Kâfirleri dost edinmeyin.”ayetine kulak verin. Takva zırhıyla kuşanmayanlar, “Bozgunculuk yapma, uyumlu ol” oklarıyla vurulmaktalar. Çok kanlar döktük bu komplike yaşam şartlarında. İç içe geçtik ama nedense bize uyan yok, uyum uyum uyar olduk dinimizi yok sayanlara."
2012-01-31-Nuray KAYACAN
Ne yazık!
YanıtlaSilAllah'tan utanmamız gerekirken kullardan utanır olduk,
yalnız başına gireceğimiz kabir de kullar bize ne fayda verir?
söyleyen ne güzel söylemiş:
"Zaman sana uymazsa,
sen zamana uy!derler,
Uyanlar şu zamana,
acep yarın neylerler?
canım benim en rahatsız olduğum konu
YanıtlaSiltokalaşmak... istemiyorum başımla selamlaşıyorum bazı katı kafalar anlamıyoooo
o anlamıyor ben anlatmaya çalışıyorum
yılmadım devam
devam edicem :)
Arkadaşım yazdığın yorum her şeyi o kadar güzel anlatmışki,ben tesettürlüyüm çok şükür bir çok aklı selim insan elini uzatmıyor ama sıkıntıya girmediğim durumlarda yok değil..
YanıtlaSilKabire yalnız gireceğiniz cümlesi ne kadar güzel ve anlamlı bir cümle paylaşımın için çok teşekkürler
Ben çalışan ve açık biri olarak bil bu durumdan çok rahatsız oluyorum. Mecbur kalmadıkça tokalaşmak için ilk hamleyi asla yapmamaya gayret gösteriyorum. Bu eve gelen misafirlerim için de geçerli. Erkeklerin de bana hamle yapmaması için de elimden geleni yapıyorum. Her erkek bir değildir ama bunu bile bir zevk olarak algılayan erkekler de hiç de az değil diye düşünüyorum.
YanıtlaSilALLAH razı olsun ablacım çok güzel bi konuyu paylaşmışsın..bu konu beni çok üzüyor..kalbime bile söylemekten korktuğum okadar çok yanlışlarım var ki..şu an ki yaşamım dan kurtulup herşeye en baştan günahsız başlamak istiyorum...içim sızlıyorr..ALLAH beni affetsin istediğim yaşam tarzını yaşayabileyim inşaALLAH..duanı benden esirgeme ablacım..
YanıtlaSilSeldacım Rabbim her şeyi gönlüne göre,gönlünü de kendisine göre şekillendirsin(amin),
YanıtlaSilhepimizin günahları var önemli olan bile bile günah işlememek,hatalarımızın günahlarımızın farkına varıp nasuh bir tevbe ile tevbe etmek,
Rabbimiz Afuv'dur,Gafur'dur,yeter ki biz samimi olalım,O'nun(c.c) affedici oluşuna güvenip bile bile günahlara devam etmeyelim.
O'na(c.c) emanetsin...
Inanin bu tokalasma mevzusu biz turklerde var...amerikadayim basim kapali oldugumdan ogretmen kalem uzatirken en uctan tutup uzatiyor!
YanıtlaSilAma tokalaşmak bizde modern (!)olmanın gereği değil mi?
YanıtlaSilbizler onlardan daha ilericiyiz(!)
Bu ülkenin insanlarının çoğu kendilerinden,dnlerinden utanır olmuşlar :(
Allah bizleri islah etsin(amin)
yoksa bu gidiş hiç hayra alamet değil...
selamun aleykum
YanıtlaSilhayat cemresi abla o kadar utaniyorlarsa din degistirsinler?onlari islam dinine zincirlerle,japon yapistiricisiyla baglayan yokki?dininden yuzu kizaranin hic bir haramdan,hayasizliktan yuzunun kizaracagini sanmiyorum.halbuki kitabimizi bir okusalar,hadisleri okusalar ve uzun uzun tefekkur etseler.asil medeniyetin dinim islam oldugunu gorecekler.ama nerde bunlari dusunecek insanlar.herseyimizden utaniyoruz zaten.omuzlarimizdan sarkan basortumuzden,bedenimize 1-2 beden buyuk gelen ve hatlarimizi gizleyen kiyafetlerimizden,yopuksuz ayakkabilarimizdan,makyajsiz ve mat suratimizdan,erkeklerin bakislarini uzerimize cekmeyecek sadelikten utanir olduk!!!!nasil muslumanlariz biz.birde tokalasma var.ozellikle yurt disinda beni delirtiyorlar bazen.bazi zamanlar dalginliktan veya seytanin fitlesinden elimi veriyorum.cogu zaman ise uzatmiyorum elimi.eldiveni bile denedim hani.esim de bayagi baski yapti ver elini falan diye.sistemdemi sorun insanlardami anlayamiyorum!hepmiz kole olmusuz sanki.elimi verince diger mevzular arkadan gelecek gibi geliyor.icim tokalasma konusunda hic huzurlu degil,kalbimde huzursuzluk ve mutmainsizlik var hep.kadinlarla erkekler tokalasma bile olsa yakinlasiyorlar.alimlerimiz boyle hassas konuda binkez dusunup oyle konussalar olmazmi?
rabbim yardimcimiz olsun.ne mutlu dini islamdan yuzu kizarmayan musluman kardeslerime.
...ve aleykumselam canım kardeşim,
YanıtlaSilsistemdemi sorun insanlardamı? sorusunun cevabı biraz da yumurta tavuk meselesine benziyor,bence her ikiside durumdan sorumlu,
Sistem İslami olursa insanlara bu yönde eğitim verilir ve imanlı insanlar yetişir,
insanlar kendilerini yetiştirir İslam üzere bir hayat yaşarlarsa inşaAllah İslami bir sistem de gelir,ancak sistemin yaptırım gücü vardır,ama insanların yoktur,
bu hocaların vebali çok büyük çok haklısın,
tokalaşma durumu ile karşılaşmamak için kadınlı erkekli karışık ortamlarda bulunmamak,haremlik selamlık uygulamak en uygun ve İslami olanı...
Elhamdulıllah uzun zamandır tokalaşma gıbı bır eylemım yok. Elını uzatanlara ellerımı ortumun altına saklayarak cevap verıyorum buda yeterlı olmazsa soz ıle ıfade edıyorum. benım öğrenmek ıstedıgım bır konuda Turk adetlerınden elı öpüp basa koyma. bu ıslamı acıdan caız olmadığını bılıyorum ama gecerlı bır açıklama bulamadım netten. senın onerebılecegın bır kaynak varsa cok mutlu olacağım ablacım. selamun aleykum
YanıtlaSilFatma Güler kardeşimizin yukarıdaki sorusuna istinaden,aşağıdaki yazı linkini,bütün merak eden kardeşlerim için veriyorum,bu konuda kafalarda soru işareti kalmıyor:
SilEl Öpüp Alına Koymak ve Salavatlaşıp Tokalaşmak, Eli Kalbe Götürmek Caiz mi?
Bu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSilHoşgeldiniz :)
SilBen bir erkeğim ve bu cumartesi 4 yıldır görüşemediğim akrabalarımla buluşcam İslamı 2 yıldır yaşam tarzı olarak görüyorum ve onlar beni hiç böyle görmedi ve 2 haftadır kendimi yiyeceğim ne desem ne desem diye lütfen bir yardım edin ne demeliyim namahrem desem kötü anlarlar cahillikten.kısa birşey olmalı teker teker söylicem çünkü
YanıtlaSilKardeşim bence bu kadar kendinize sıkıntı yapmanıza gerek yok bizde buralardan geçtik,
Silakrabalarımdan namahremlerim çoktu bilinçlendiğimde henüz yaşım 15 lerdeydi ve onlarla ilk karşılaşmamızda(zaten çok nadir karşılaşırdık ayrı uzak şehirlerdeydik) uzatılan ellerin hiçbirisine el vermedim garipsediler inancım gereği böyle olduğunu söyledim o gün bugündür beni böyle kabul ettiler tokalaşmam, aynı ortamda bulunmamaya gayret ederim bizi Allah beğensin razı olsun kulların rızası Onun rızasıyla çakışıyorsa bu onların problemi
çünkü ilk yorumumdaki gibi mezara yalnız gireceğiz Hesabı Allah azze ve celle'ye vereceğiz tek terdimiz Onu razı etmek olmalı zira O'ndan başka kimse bize cennet gibi paha biçilmez bir saadet yurdunu veremez, Allah yardımcımız olsun.