Her yaratışı mükemmel,yüce Rabbimin adı ile başlarım...
Biraz bilgi,arkasından biraz tefekkür ve şükür,işte bu yazı böyle bir yazı...
******
"Kalp, insan ömrü boyunca yaklaşık 2,7 milyar kez çarpıyor, saatte 284 litreden fazla kan pompalıyor ve vücuttan çıkarılsa da atmaya devam ediyor.
Tüm vücuttaki en hızlı tepki veren kas olan göz, saniyenin 100'de biri sürede kasılıyor. Gülümsemek için 17, kaş çatmak için ise 43 kas harekete geçiyor.
Ortalama kadın yumurtalığı, 2 milyon yumurta içeriyor. Kadınlar, yüksek estrojen seviyeleri sayesinde erkeklere göre daha iyi koku alıyor. Bir kadın ömrü boyunca dünyaya 35 çocuk getirme kapasitesine sahip.
Çene kemiği, vücuttaki en sert kemik yapısını oluşturuyor. Bir insan doğduğunda 350 kemiği bulunurken, çocukluk evresinden sonra 144 tanesi birbirine kaynıyor. Hemen hemen 7 yılda bir, vücut bir tam iskelete denk olacak şekilde yenileniyor. Gülmek ve öksürmek, omurgaya, yürümek veya ayakta durmaktan daha fazla yük bindiriyor.
İnsan vücudunda neredeyse 96 bin 500 kilometre kan damarı bulunuyor. Ölümden yaklaşık 37 saat sonrasına kadar elektrik dalgaları ile sinyal göndermeyi sürdüren beyin, 15 yaş civarına gelindiğinde büyümesini durduruyor.
Ortalama bir erkek, 68 kilogramlık bir ağırlığı korumak için ömrü boyunca yaklaşık 50 ton gıda yiyor. Vücudun çok yağlı bir yemeği sindirmesi 6 saat sürerken, karbonhidratlı bir yemeği sindirmesi 2 saat sürüyor.
Bir insanda yemeğin yemek borusundan aşağı inmesi 8 saniye sürüyor. Yemek ince bağırsakta 3-5 saat, kalın bağırsakta 3-4 gün kalıyor. Mide, kendi ürettiği asitte sindirebilmek için her 3 günde bir, yeni bir zar üretiyor.
Ortalama insan, ömür boyu 330 milyon litre hava soluyor. 30 yaşın altındaki insanlar, 80 yaşın üstündekilere göre 2 kat fazla oksijen alıyor. İnsan vücudu için oksijenden sonra gelen en önemli kaynak, su olarak biliniyor."
Biraz bilgi,arkasından biraz tefekkür ve şükür,işte bu yazı böyle bir yazı...
******
"Kalp, insan ömrü boyunca yaklaşık 2,7 milyar kez çarpıyor, saatte 284 litreden fazla kan pompalıyor ve vücuttan çıkarılsa da atmaya devam ediyor.
Tüm vücuttaki en hızlı tepki veren kas olan göz, saniyenin 100'de biri sürede kasılıyor. Gülümsemek için 17, kaş çatmak için ise 43 kas harekete geçiyor.
Ortalama kadın yumurtalığı, 2 milyon yumurta içeriyor. Kadınlar, yüksek estrojen seviyeleri sayesinde erkeklere göre daha iyi koku alıyor. Bir kadın ömrü boyunca dünyaya 35 çocuk getirme kapasitesine sahip.
Çene kemiği, vücuttaki en sert kemik yapısını oluşturuyor. Bir insan doğduğunda 350 kemiği bulunurken, çocukluk evresinden sonra 144 tanesi birbirine kaynıyor. Hemen hemen 7 yılda bir, vücut bir tam iskelete denk olacak şekilde yenileniyor. Gülmek ve öksürmek, omurgaya, yürümek veya ayakta durmaktan daha fazla yük bindiriyor.
İnsan vücudunda neredeyse 96 bin 500 kilometre kan damarı bulunuyor. Ölümden yaklaşık 37 saat sonrasına kadar elektrik dalgaları ile sinyal göndermeyi sürdüren beyin, 15 yaş civarına gelindiğinde büyümesini durduruyor.
Ortalama bir erkek, 68 kilogramlık bir ağırlığı korumak için ömrü boyunca yaklaşık 50 ton gıda yiyor. Vücudun çok yağlı bir yemeği sindirmesi 6 saat sürerken, karbonhidratlı bir yemeği sindirmesi 2 saat sürüyor.
Bir insanda yemeğin yemek borusundan aşağı inmesi 8 saniye sürüyor. Yemek ince bağırsakta 3-5 saat, kalın bağırsakta 3-4 gün kalıyor. Mide, kendi ürettiği asitte sindirebilmek için her 3 günde bir, yeni bir zar üretiyor.
Ortalama insan, ömür boyu 330 milyon litre hava soluyor. 30 yaşın altındaki insanlar, 80 yaşın üstündekilere göre 2 kat fazla oksijen alıyor. İnsan vücudu için oksijenden sonra gelen en önemli kaynak, su olarak biliniyor."
Dr. Angelina Whalley
*************
Yukarıdaki açıklamalar bir doktora ait.Bir de beni düşündüren hayrete sevk eden insana dair özellikler var:
Konuşan her insanın ses yapısı ve tonları farklı.İstisnalar olmakla beraber bir sesin,kadına mı,erkeğe mi,genç,yaşlı veya bir çocuğa mı ait olduğunu,onu görmeden sesinden anlayabiliyoruz.Daha da ilginci ince sesli bir erkeğin konuşmasından veya kalın sesli bir kadının konuşmasındanda yine cinsiyetini doğru tahmin edebiliyoruz.
Konuşan her insanın ses yapısı ve tonları farklı.İstisnalar olmakla beraber bir sesin,kadına mı,erkeğe mi,genç,yaşlı veya bir çocuğa mı ait olduğunu,onu görmeden sesinden anlayabiliyoruz.Daha da ilginci ince sesli bir erkeğin konuşmasından veya kalın sesli bir kadının konuşmasındanda yine cinsiyetini doğru tahmin edebiliyoruz.
Her insanda aynı yüz var,yani herkesin iki gözü,iki kulağı,birer ağzı ve birer burnu var.Ama hepsinin kendisine özel bir ifadesi var,her insanın yüzü farklı,benzerlikler olsa da hiç birisi diğerinin aynısı değil.Yine aynı yüze sahip olmalarına rağmen,bir insanın yüzüne baktığımızda,çocuk mu,kadın mı erkek mi,yaşlı mı genç mi olduğunu anlıyoruz ve kaç yaşında olduğunu da üç aşağı beş yukarı,çoğu zaman tahmin ediyoruz.
Bir insanın sadece yüzüne bakarak,sevinçli mi,üzüntülü mü,korkuyor mu,heyecanlı mı?anlayabiliyoruz.Yeni doğmuş bir bebeğin bakışlarından onun akıl sağlığı yerinde,normal bir insan olup olmadığını anlayabiliyoruz.
Bir insanın sadece yüzüne bakarak,sevinçli mi,üzüntülü mü,korkuyor mu,heyecanlı mı?anlayabiliyoruz.Yeni doğmuş bir bebeğin bakışlarından onun akıl sağlığı yerinde,normal bir insan olup olmadığını anlayabiliyoruz.
Aynı havayı soluyoruz,aynı yiyeceklerle besleniyor aynı suyu içiyoruz ama bunlar her birimizin vücudunda farklılıklar gösterebiliyor.Kimimize iyi gelen yiyecek,bazımıza dokunuyor.Görünüşte aynı vücutlar,aynı organlar ama hepsi farklı özelliklerde,farklı tepkiler verebiliyor.
Ağzımız altlı üstlü kesici,delici dişlerle kaplı,tam ortada yumuşak bir dilimiz var ve yemek yerken hareket halinde.Yemekleri ısırıyoruz,çiğniyoruz,dilimiz ortada hareketli,onu ısırmıyoruz.Belki bu hayret veren durumu algılamamız için bazen dilimizi ısırdığımız oluyor :)o zaman bu hayretamiz olayı daha iyi algılayıp şükrediyoruz.
Yemek borumuzla,soluk borumuz aynı yerde ama yediklerimiz soluk borumuza gitmiyor,bu durum ise şöyle açıklanıyor:
"Dil besinleri yutağa doğru iter. Bu sırada soluk borusu gırtlak kapağı ile kapatılır. Yutak ile mide arasında yemek borusu bulunur. Yutulan besinler yemek borusuna geldiğinde, yemek borusu peristaltik hareketlerle kasılarak besinin ilerlemesini sağlar. Olayda yerçekimininde katkısı vardır."
Vücudumuzda muhteşem bir düzen halk edilmiş.Biz uyanık da olsak,uyuyor da olsak her organımız işlevini sürdürüyor.Kalbimiz doğumumuzdan ölümümüze hiç durmadan çalışıyor.Ya bütün bunları biz idare etmeye kalksaydık ki,edemezdik,halimiz nice olurdu?
Örnekleri çoğaltmak mümkün,şimdilik aklıma gelenler de bunlar,aslında bu yazının hiç sonu gelmez.Biz bu kadarla iktifa edelim.
Sonuç olarak,gören gözler,tefekkür eden beyinler için Rabbimizin kudreti,şefkati,merhameti,lütufları apaçık ortada.Biz bizi bilmiyoruz,O(c.c)bizi biliyor,idare ediyor.Bizden bu kadar lütfa karşı sadece kulluk istiyor.Biz bile bize ait değilken,bir bizi idare edemezken,bize düşen O'(c.c)na samimi niyetlerle,halis bir kulluktan başka nedir?Tabii ki hiç bir şey...
55 -"Sen öğüt verip hatırlat. Çünkü, hatırlatmak müminlere fayda verir."
56 - "Ben cinleri ve insanları ancak bana ibadet etsinler diye yarattım."
57 - "Ben onlardan herhangi bir rızık istemiyorum. Beni yedirmelerini de istemiyorum."
(Zariyat suresi-55,56,57.ayet mealleri)
hayatcemresi
Ağzımız altlı üstlü kesici,delici dişlerle kaplı,tam ortada yumuşak bir dilimiz var ve yemek yerken hareket halinde.Yemekleri ısırıyoruz,çiğniyoruz,dilimiz ortada hareketli,onu ısırmıyoruz.Belki bu hayret veren durumu algılamamız için bazen dilimizi ısırdığımız oluyor :)o zaman bu hayretamiz olayı daha iyi algılayıp şükrediyoruz.
Yemek borumuzla,soluk borumuz aynı yerde ama yediklerimiz soluk borumuza gitmiyor,bu durum ise şöyle açıklanıyor:
"Dil besinleri yutağa doğru iter. Bu sırada soluk borusu gırtlak kapağı ile kapatılır. Yutak ile mide arasında yemek borusu bulunur. Yutulan besinler yemek borusuna geldiğinde, yemek borusu peristaltik hareketlerle kasılarak besinin ilerlemesini sağlar. Olayda yerçekimininde katkısı vardır."
Vücudumuzda muhteşem bir düzen halk edilmiş.Biz uyanık da olsak,uyuyor da olsak her organımız işlevini sürdürüyor.Kalbimiz doğumumuzdan ölümümüze hiç durmadan çalışıyor.Ya bütün bunları biz idare etmeye kalksaydık ki,edemezdik,halimiz nice olurdu?
Örnekleri çoğaltmak mümkün,şimdilik aklıma gelenler de bunlar,aslında bu yazının hiç sonu gelmez.Biz bu kadarla iktifa edelim.
Sonuç olarak,gören gözler,tefekkür eden beyinler için Rabbimizin kudreti,şefkati,merhameti,lütufları apaçık ortada.Biz bizi bilmiyoruz,O(c.c)bizi biliyor,idare ediyor.Bizden bu kadar lütfa karşı sadece kulluk istiyor.Biz bile bize ait değilken,bir bizi idare edemezken,bize düşen O'(c.c)na samimi niyetlerle,halis bir kulluktan başka nedir?Tabii ki hiç bir şey...
55 -"Sen öğüt verip hatırlat. Çünkü, hatırlatmak müminlere fayda verir."
56 - "Ben cinleri ve insanları ancak bana ibadet etsinler diye yarattım."
57 - "Ben onlardan herhangi bir rızık istemiyorum. Beni yedirmelerini de istemiyorum."
(Zariyat suresi-55,56,57.ayet mealleri)
hayatcemresi
Allah razı olsun abla. ne kadar güzel ve faydalı bilgiler. Ellerine sağlık. Rabbime milyonlarca şükürler olsun.
YanıtlaSilAllah razı olsun ablacım paylaşımlarınla bizi daha çok düşünmeye sevk ettiğin için.(ALLAHIM HAMD SANADIR ŞÜKÜRR SANADIR SENDEN GELDİK DÖNÜŞ YİNE SANADIR.BİZİ ŞÜKREDENLERDEN ET.BİZİ YOLUNDAN AYIRMA.)AMİN
YanıtlaSilAllah (c.c)razı olsun siz gibi kardeşlerimi çoğaltsın bizede imanı nasip etsin inşallah. dua ile
YanıtlaSilselma kardeşim sayfama hoşgeldiniz :)
Sil"Ey iman edenler! Allah'a, Peygamberine, Peygamberine indirdiği Kitab'a, ve daha önce indirdiği kitaba iman edin. Kim Allah'ı, meleklerini, kitaplarını, peygamberlerini ve ahiret gününü inkâr ederse sapıklığın en koyusuna düşmüş olur."
(Nisa suresi 136.ayet meali)
"bizede imanı nasip etsin"
ifadeniz bana yukarıdaki ayeti hatırlattı,sadece iman ettim demek,yeterli değil,iman amel gerektirir,Rabbim bizleri kamil manada iman eden,imanı gereğince de amel edenlerden olmayı nasip etsin(amin),
sevgilerimle...
NE GÜZEL ANLATMIŞSIN ABLA .ANLATMAK İSTEDİKLERİNİ NE GÜZEL ANLATIYORSUN MAŞALLAH .BENDE BÖLE GÜZEL KONUŞUP ANLATMAK İSTERDİM.TESPİTLERİNDE OKADAR GÜZELKİ.BÜTÜN İNSANOĞLU BUNU BİLİYOR AMA BUNCA GÜZELLİĞE ,BUNCA MUCİZEYE RAĞMEN ALLAHIN VARLIĞINI İNKAR EDİP HAŞA YOK DİYORLAR.BENİMDE AKLIM BUNA ERMİYOR.İNSANOĞLU ÇOKDA ZEKİ BUNLARIDA BİLİYOR AMA NASIL İNKLAR EDİYORLAR,BİR AĞACIN SALLANISI BİLE SÜBHANNALAH BENİ TEFEKKÜRE SEVKEDİYOR.UZUN UZUN BAKIP ALLAHIM NE GÜZEL ÖZENTİLİ YARATMIŞ DİYORUM .RABBİME İNANMAYANLAR İNŞALLAH İNANANLARDAN OLUP TEVBE ETME ZAMANI BULURLAR.
YanıtlaSilRabbim bizlerinde yardımcısı olsun.ALLAH'A EMANET OLUN TATLI DİLLİ HATİCE ABLACIM...
aişe ravza,sayfama hoşgeldin :)
Sililtifat etmişsin :)
akıllı olan herkes aklını iyi yönde kullanamıyor malesef :(
gözler görmek içindir ama ışık olmadan gözlerimiz hiç bir şeyi göremez,
aklın ışığı Kur'an'dır,aklı yerinde kullanabilmek için Kur'an'a uygun bir hayat yaşamalıyız,Rabbim bu uğurda yaşayanlardan eylesin bizleri(amin),
teşekkür ederim kardeşim :)
sevgilerimle...
selamün aleyküm ben bugün yorum yazmıştım herhalde gelmedi inş şimdi gelir hayırlı geceler allaha emanet...
Silwe aleykumselam canım kardeşim,iyisin inşeAllah,
Silyorumu yazdıktan sonra,yayınla tuşuna basıp"yorumunuz onaylandıktan sonra görülecektir"yazısını görmediysen gelmemiştir ki gelmemiş :(
sana da hayırlı geceler kardeşim,
sevgilerimle...
sevgili hatice kardeş,her gün sizi takipteyim kuranımı dinlemekte,yazılarınızı okumaktayım ve içim huzur dolmakta size minnertarım. benim bu aralar önemli sağlık problemlerim var yorum yazamıyorum mümkünse dualarınıza ihtiyacım var zaman zaman moralim çok bozuk inşallah yoluna girer ailece allaha emanet olun. herşey gönlünüzce olsun melek
YanıtlaSilcanım benim çok geçmiş olsun,yorum yazamıyorum diye kendini sıkıntıya sokma olur mu?
Silbiliyorsun değil mi?bunların hepsi bir imtihan,
Hadis-i şerifte Peygamber Efendimiz(s.a.v), "Müslümanın basına gelen hiçbir musibet yoktur ki onun sebebiyle günahı affolunmasını. Hatta ayağına batan dikenle bile" buyurmuştur.
(Müslim, Birr, 49)
yaşadığın hiç bir şey boşa değil,yeter ki sabret kazançtasın,Rabbim kolaylıklar,acil şifalar versin(amin),
en kalbi sevgi ve dualarımla,O'(c.c)na emanetsin kardeşim...
günaydın ablacım yorumunu yeni gördüm iyiyim elhamdülillah inş sizde iyisinizdir rabbim herkesi iyi eylesin melek hanıma allah şifalar versin sıkıntılarını gidersin. ablacım söylediğin sözleer yaşadığımız şeyler sabır gerektiriyor sonu hayrolsun allaha emanet olun sevgilerimle...
YanıtlaSilamin canım,Allah razı olsun...
Silgünaydın ablacım sana bir şey sorabilir miyim? Annemler memleketten balkabağı gönderdiler. senin leziz kurabiyelerini ve tatlını görünce ANNE BALKABAĞI İSTİYOM dedim(((: saolsunlar taaa erzuruma yolladılaar. ama kabak fazla gelecek haliyle onu nasıl muhafaza edebilirim ve canım istedikçe kullanabilirim? acaba dilim dilim kessem kabuklarını soysam ve buzdolabı poşetine koyup derin dondurucuya atsam olur mu? sevgiler ablam.
YanıtlaSilFatmacım,
Silistersen bir kısmını dediğin gibi,bir kısmını tatlısında olduğu gibi şekerle pişirip öyle sakla,ama mümkünse taze taze tüketmeye bak,balkabaklı toplar çok nefis oluyor,çocuklarda isteyerek yiyor,onlardan bolca yapıp,dolapta en az bir hafta on gün saklayabilirsin,belki daha da fazla kalır,
pişmiş hali ile daha uzun süre dayanıyor,
bende bir miktar buzluğa atıp saklamıştım,aradan bir yıl geçti sadece bir kere mercimek çorbasında kullandım,çoğu duruyor :(
balkabağınızı afiyetle yeyin inşeAllah,
sevgilerimle...
allahıma şükürler olsun herbirimizi böylesine güzel,değerli yarattığı için...emeğine sağlık cnm...
YanıtlaSilSübhanAllah SübhanAllah ne kadar şükretsek azdı bu muazzam bedene sahip oldupumuz için.Bilirsiniz bir hikaye vardır meşhurdur; bir devişin yetmiş yıllık ibadeti vardır rabbimiz o zamanın peygamberine ''falan kişiye git ömrünü benim kulluğumda harcadı devamlı ibaddet etti.onu şimdi cennetime koyuyorum ama ibadetiyle değil benim fazlımla''o derviş bu haberi duyunca, peki benim ibadetim nereye gitti? derdemez bir diş ağrısı verir rabbimiz o kuluna tabii derviş feryadı basar. bir haber daha Allah'ımızdan söyle kuluma yetmiş yıllık ibadeti karşılığı diş ağrısından kurtulmaya razı mı?...Razıyım der derviş ve rabbimiz:''hani sana verdiğim diğer nimetlerim?Söyle bakalım cennete neyle gireceksin...
YanıtlaSilAynen öyle işte ne kadar şükretsek secde etsek az gelir mahcubuz günahlar içine gömülmüşüm ben şahsen.Allah sonumuzu hayr etsin emaneti sahibine razı olduğu şekilde teslim edebilelim inşaallah.
Ellerine yüreğine sağlık ablam rabbim yardımcın olsun rızkını iki dünyadada bol versin hayırlısından versin.Dediğin gibi ibadetimizde samimiyet nasib etsin ve takva elbisesini bizlere giydirsin.Allah' emanetsin ablacım.:)
Sevdenur bu tür hikayeler çok anlatılır,ben de aynı hikayeyi gözün bile şükrünü eda edememek olarak dinlemiştim,ama bunların kaynağını bilmiyoruz,Kur'an da ve sahih hadislerde böyle bir kıssa yoksa itibar etmemek lazım,
Silkonu ile ilgili benim aklıma şu hadis-i şerif geliyor:
Bir defâsında Peygamberimiz(s.a.v):
"-Hiç kimse amel ve ibâdeti sayesinde cennete giremez!" buyurmuştu.
Ashâb-ı kirâm hayretle:
"-Siz de mi yâ Rasûlallâh?" diye sordular:
"-Evet ben de!.. Meğer ki Rabbimin lutf-i ilâhîsi imdâda yetişe!.. Zîrâ O'nun fazlı, rahmet ve mağfireti beni bürümedikçe ben de cennete giremem! Yaptığım amel beni de kurtaramaz!.." buyurdular.
(Buhârî, Rikâk, 18; Müslim, Münâfikûn, 71-72; İbn-i Mâce, Zühd, 20; Dârimî, Rikâk, 24)
ewet ablam çok doğru haklısın.:)
YanıtlaSil