Yanıbaşımızdaki Hazinemiz Sabah ve Akşam Zikirleri

“Kendi kendine, yalvararak ve ürpererek, yüksek olmayan bir sesle sabah akşam Rabbini an. Gafillerden olma.” 

(A’raf suresi 205.ayet meali)

"Sabah ve akşam zikirleri insanı ‘Gafiller’ vasfından çıkarır."
(Rabbini, içinden yalvararak ve korkarak, yüksek olmayan bir sesle sabah-akşam zikret ve gafillerden olma)
 Abdulaziz Merzuk-et Tarifi

Rahman ve Rahim olan yüceler yücesi Allah'ın adıyla...

Bu sayfada sizlerle bir çok paylaşımda bulundum. Hepsinin hayır adına olmasına çaba harcadım. Rabbimize götürecek, bizi O'na(azze ve celle) sevdirecek güzel amellerden bahsetmeye çalıştım. İşte bu yazı konusu da onlardan bir tanesi. BURADAKİ yazıda canım kardeşlerim, Nefise ve Sakina'nın bizlere hediye ettiği kitapçıkları resimlemiş sizlerle paylaşmıştım. 

Sanıyorum 3-4 ay oluyor. Başlangıçta sabah ve akşam zikirlerini yapamadım, sonrasında bir gün elime alıp sabah zikirlerini okudum ancak yüz defa okunacakları üşendiğimden olsa gerek on defa okuyup bitirdim. Başlayınca bir daha bırakamadım. İlerleyen günlerde yüz defa okunanları da o şekilde okudum. Günlerce böyle sürdü yakın zamanda ise ikindiden sonra akşam zikirlerini buna ilave ettim. 

Bu zikirler Allah'ın izni ile ve inanılarak okunursa bir kalkan vazifesi görüyorlar. Okuduğunuz zaman kendinizde bir rahatlama hissediyorsunuz. Naçizane bu zikirleri vesveseli olanlara mutlaka tavsiye ediyorum. Vesvese hastaları için de bir şifa olacağına inanıyorum.  

Zaten her şey önce inanmakla sonra doğru olanı uygulamakla gerçekleşiyor. Niyet halisse, yapılan yalnızca Rabbimizi razı etmek için yapılıyorsa yapılan hayırlı amellerin hayırlara vesile olacağına inancımız tam Rabbimizin izni ile. 

Bilmiyorum kaçınız dinlediniz? Sayfamızın başında Kutlu Doğumla ilgili bir sohbet var. Orada şehid Fehmettin hoca bir tanıdığından bahsediyor. İlk defa zikir dersleri almış ve yüz defa okunacaklar gözünde büyümüş, ancak zikirlere devam ettikçe bunlardan tat almaya başlamış ve yüzler ona yetmemiş. Tam burada hocamız şöyle bir ifade kullanıyor:

-İnsanın içine işliyor değerli kardeşler...

Gerçekten çok doğru bir ifade, isteyerek, inanarak okursanız bunu hissediyorsunuz. İfadem ne kadar doğru olur bilmiyorum ama sanki bunlarda bir tılsım var. Rabbimizi yüceltmek, Ona(azze ve celle) sığınmak, O'ndan istemek, O'nu övmek, O'ndan sağlık, afiyet dilemek, kabir azabından ve ateş azabından O'na sığınmak, Allah Rasulüne(sallallahu aleyhi ve sellem) salat ve selam, O'nun (aleyhisselâtu vesselâm) elçiliğini tasdik, risaletine iman etmek ve dahası..

Bunları yapmak insanın içini huzurla dolduruyor bir güven hissi geliyor. 

"Onlar, îmân edenler ve kalbleri Allah’ın zikri ile mutmain olan kimselerdir. Bilesiniz ki, kalbler ancak Allah’ın zikri ile mutmain olur." 

(Ra'd suresi 28.ayet meali)

Değilmi ki bunlar insanların en doğru sözlüsünden(sallallahu aleyhi ve sellem) bizlere ulaşmış, okumamız tavsiye edilmiş ve kendisi bizzat bunları okumuş. Bu hazineyi kullanmak O'na(sallallahu aleyhi ve sellem) benzeme gayretidir. O'ndan (sallallahu aleyhi ve sellem) bize ulaşmış böyle güzel bir hediyeyi korumak, onunla korunmaktır.

Bir önemli bilgi vereyim zaten bu zikirlere başlamamda beni en çok tetikleyen etken de budur.

Okuduğum bir dergideki bilgi özetle şöyleydi:

"Özellikle cihad beldelerinde cin ve şeytanlar mücahidlerle çok uğraşıp çok musallat oluyorlarmış.  Mücahidler bu zikirleri yapmaya gayret ediyorlar ve yapıyorlarmış. Bu vesile ile de ruh sağlıkları, imanları sarsılmadan sebat üzere devam etmelerinde bu zikirlerin etkisi büyükmüş."
Aynı durumun bizler içinde geçerli olduğunu, bu zikirlerin bizim içinde çok gerekli olduğunu aklımızdan çıkarmayalım.
Bu zikirleri yapmak ve bunlara devam etmekle adeta bir zırha bürünüyoruz, sihir/büyü, nazar, hased gibi kötülüklerden Rabbimizin izni ile korunuyoruz.

Yaratılışımızın tek gayesi, Rabbimize ibadet etmek O'nu zikretmek. 

"Ben cinleri ve insanları ancak bana ibadet etsinler diye yarattım."

(Zariyat suresi 56.ayet meali)

Kula en çok yakışan şey ibadet, zikir de en güzel ibadetlerden, en büyük zikir ise yüce kitabımız Kur'an'ımız. Sabah akşam zikirleri ve diğer zikirler de Kur'an'ımızda uymamız emredilen yüce Rasulûn(sallallahu aleyhi ve sellem) sünnetinden. O (sallallahu aleyhi ve sellem)bizim izinden gittiğimiz tek ve biricik önderimiz. O'nu(sallallahu aleyhi ve sellem) adım adım, karış karış, takip etmek bize yakışanı ve Rabbimizin razı olduğu ameller. Bakın Allah subhanehu ve tealâ ne buyuruyor:

 De ki: “Eğer Allah’ı seviyorsanız bana uyun ki, Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Çünkü Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.”

(Âl-i İmrân suresi 31.ayet meali))

Elbette ki her şeyi ile O'nu(sallallahu aleyhi ve sellem) takip etmek imkânsız değil bu, biz dünyaya dalmışlar için bir hayli zor, tabi bunu kendi adıma söylüyorum. Biz gayretli isek Rabbimiz de bizim salih amellerimizi artırmamıza yardım edecektir inşaAllah.

Bizler Rabbimiz katında kulluğumuzla, ibadetimiz ve duamızla bu uğurdaki gayretimizle değerliyiz.
"De ki: (Kulluk ve) yalvarmanız olmasa, Rabbim size ne diye değer versin?....."
(Furkan suresi 77. ayetten)

Sabah ve akşam zikirleri Hısnul Muslim isimli dua kitabında geçiyor ve tamamı sahih hadislerle bize ulaşmış zikir ve dualar.

İnsan ister ve gayret gösterirse bir çok şeyi başarıyor. Gelin hayatımızda bir devrim yapalım. Bu zikirlere en azından ucundan kıyısından bir yerlerden başlayalım. Tamamını okumak en güzeli ve toplamda en fazla yarım saatinizi alıyor. Sabah yarım saat, akşam yarım saat...Düşünün yarım saat nerelere harcanmıyor? Elimizdeki telefonlarla, laptoplarla veya tv başında ne yarım saatler heba ediyoruz. Peki ne kazanıyoruz?.. Bu zikirlerle ilgili öyle güzel müjdeler var ki bunlardan mahrum olmak büyük bir eksiklik, büyük bir kayıp...

İşte yukarıda alıntıladığım zikir bunlardan birisi...Rabbim! ne büyük, ne güzel bir müjde bu, subhanAllah...

Bu yazı ile amacım sizleri hayra yönlendirmek, zikir hazinesinden haberdar edip teşvik etmekti. Nasıl ki canım kardeşlerim, Nefise ve Sakina bu zikirlere başlamama, aldıkları anlamlı hediye ile vesile oldular ve inşaAllah aşağıda alıntıladığım müjdelere mazhar oldular, ben de sizlerin başlamasına vesile olmak ve bu müjdelerden nasiplenmek istedim. Allah Rasulu(sallallahu aleyhi ve sellem)şöyle buyuruyor:

"Hayra vesile olan hayrı yapan gibidir." Tirmizi; 2808, 2813
 

"Hayra vesile olun ki ecir alasınız." Nesei; 2547

Hepinizi yanında hiçbir emanetin zayi olmadığı, emanet edilenlerin en Emin'ine(azze ve celle) emanet ediyorum, cumanız, günleriniz hayır olsun...

NOT: Bu kitapçığı veya benzerlerini İslami kitaplar satan yayınevlerinden temin edebilirsiniz. Dikkat etmeniz gereken bu dua ve zikirlerin Hısnu'l- Muslim isimli Said el-Kahtânî'nin derlediği dua kitabından alıntılanmış olması. Benim okuduğum yukarıdaki resimdeki kitapçığı BURADAN

temin edebilirsiniz. Fazla miktarda alıp sevdiklerinize de hediye edebilirsiniz. Sabah Akşam Zikirleri kitapçığına KURTUBA GENÇLİK SİTESİ'nde yer alan uygulamayı telefonunuza indirerek de ulaşabilir kolayca okuyabilirsiniz. 

             Davamızın sonu Allah-u Teâlâ'ya hamd etmektir.

hayatcemresi
 *********************
Genelde zikrin, özelde ise Sabah Akşam zikirlerinin önemini bir de Musa Hoca'dan dinleyin..

Akşam Zikirlerinden bir bölüm...